ÖZET
Amaç:
Trigliserit/yüksek yoğunluklu lipoprotein (TG/HDL) oranı ile kardiyovasküler ve tüm nedenlere bağlı ölüm arasında bir ilişki olduğu bilinmektedir. Ülkemizde hemodiyalize giren son dönem böbrek yetersizliği hastalarında bu ilişkiyi inceleyen çalışma yapılmamıştır. Bu nedenle çalışmamızda hemodiyaliz hastalarında TG/HDL oranı ile kardiyovasküler ölüm arasında bulunan ilişkiyi incelemeyi amaçladık.
Gereç ve Yöntem:
Çalışmaya 18 yaş ve üzerinde, hemodiyalize giren son dönem böbrek yetersizliği tanısı almış 344 hasta dahil edildi. Hastalar kardiyovasküler sebeplerle ölen (n=31) ve sağ kalan (n=313) hasta olarak ikiye bölündü. Çalışmanın birincil sonlanım noktası kardiyovasküler ölüm idi.
Bulgular:
Çalışmaya alınan 343 hastanın %74,1’i erkek olup, yaş ortalaması 43,7±12,6 idi Ortalama diyaliz süresi 1,1 (3,1) yıl, toplam takip süresi ise 5,9 (2,9) yıldı. TG/HDL oranı her iki grupta da benzerdi (p>0,05). Yaş [human kaynak (HR): 1,02 %95 güven aralığı (CI): (1.055-1,09), p=0,02], HbA1c [HR: 1.292 %95 CI: (1.080-1.546), p=0,05 ] ve TG/HDL oranı [HR: 1.078 %95 CI: (1.009-1,51), p=0,026], kardiyovasküler ölümün bağımsız öngörücüleri olarak bulundu. Kaplan-Meier eğrileri, fenofibrat kullanan grupta kardiyovasküler mortalitenin anlamlı olarak daha yüksek olduğunu ortaya koydu [p (log-rank) =0,01].
Sonuç:
TG/HDL oranı hemodiyaliz hastalarında kardiyovasküler mortaliteyi öngörebilen ucuz, kolay uygulanabilir bir yöntemdir. Bu nedenle, bu hastaların kardiyovasküler risk yönetiminde ve tedavi hedeflerini optimize etmede önemli bir fayda sağlayacaktır.