ÖZET
Amaç:
İstanbul’da bir üniversite hastanesi mamografi ünitesine gelen kadınlarda meme kanseri taramalarına yönelik bilgi ve uygulamaların belirlenmesi amaçlanmıştır.
Yöntem:
Araştırmacılar tarafından literatür bilgisinden yararlanılarak hazırlanan 20 soruluk anket formu, hastanemiz mamografi (MG) ünitesine yönlendirilmiş hastalarda, çekim sonrasında, yüz yüze görüşme yöntemi doldurulmuştur. Anket sosyodemografik özellikler, kendi kendine meme muayenesi (KKMM), klinik meme muayenesi (KMM) ve MG hakkında bilgiler, bu yöntemleri yapma/yaptırma durumu hakkında sorulardan oluşmaktadır.
Bulgular:
Yaş ortalaması 52,5 (36-81) olan 260 kadında; KKMM yapma oranı % 69,2, KMM yapma oranı % 77,7, MG çektirme oranı % 78,5 olup güncel ülke verilerimize göre yüksek bulunmuştur. Hastaların meme kanseri hakkında ortalama bilgi düzeyi 6.2/10 (% 62) olup literatür ile kıyaslandığında yüksektir. MG çektirenler ve KKMM yapanların meme kanseri risk faktörleri bilgi düzeyi puanları, istatistiksel olarak yüksek saptanmıştır (p=0.031; p=0.001; p<0.05). Literatürün aksine, gelir ve eğitim düzeyinin KKMM, KMM, MG yaptırma oranlarında anlamlı etkisi tespit edilmemiştir. Ailede meme kanseri öyküsü varlığına göre olguların bilgi düzeyi puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmıştır (p=0.004; p<0.01). Ancak bu olguların MG çektirme, KMM ve KKMM yapma oranları istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0.05).
Sonuç:
Yapılan anket sonucunda, hastanemize başvuran kadınlarda, meme kanseri taramalarına yönelik bilgi ve uygulamaların iyi olduğu görülmektedir. Son yıllarda Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezleri (KETEM) ile yaygınlaşmaya başlayan MG taramalarının bunda etkin olduğunu düşünmekteyiz. Ancak aile öyküsü pozitifliğinde, bilgi düzeyi yüksek olmasına rağmen taramalara katılımda artış olmadığı tespit edilmiş olup genel kadın nüfusa ek olarak bu hassas grupta sağlık çalışanlarının desteğine ihtiyaç mevcuttur.