ÖZET
Amaç:
Dispepsi gastrointestinal kaynaklı spesifik olmayan semptomlar topluluğu olarak tanımlanabilir ve başvuran hastalarda yakınmaların nedenini ortaya koymak için yapılan incelemelerde dispepsiye neden olabilecek patolojiler saptanabilirse bu tür dispepsiler organik dispepsi, lokal veya sistemik bir hastalık sorumlu olarak bulunamamış dispepsiler ise fonksiyonel dispepsi olarak tanımlanırlar. Amacımız Türk toplumunda organik ve fonksiyonel dispepsi prevalansını saptamak ve muhtemel etyolojik faktörleri incelemektir.
Gereç ve Yöntem:
Çalışmamız, prospektif olarak planlandı ve Haziran 2008 tarihinden itibaren dispepsi şikâyetleri ile başvuran ilk 200 erişkin hasta cinsiyet gözetilmeksizin ve 100 hasta ise kontrol grubu olarak çalışmaya alındı. Çalışmamıza dahil edilen tüm hastalar hemogram, biyokimya tetkikleri, gaita tetkikleri, üst gastrointestinal endoskopi, tüm batın ultrasonografi ile değerlendirildi. Ülser, gastrit ve safra kesesinde patoloji tespit edilen hastalar organik dispepsili olarak kabul edildi.
Bulgular:
Dispepsi şikayeti olan 200 hastanın 71’inde (%35.5) üst gastrointestinal endoskopisinde gastrit veya ülser, 33’ünde (%16.5) tüm batın ultrasonografisinde safra kesesinde kalkül veya çamur tespit edildi. Hem mide patolojisi hem de safra kesesi patolojisi olan hasta sayısı ise 12 (%6) idi. Organik dispepsi grubundaki hasta sayısı sonuç olarak 92 oldu. Geri kalan ne ultrasonografi de ne de üst gastrointestinal endoskopisinde bulgu tespit edilmeyen 108 hasta ise fonksiyonel dispepsi grubuna dahil edildi.
Sonuçlar:
Çalışmamızda dispepsili hastaların %46’sında organik bir sebep ortaya konabildi. Organik dispepsilerin en önemli sebebi üst gastrointestinal patolojilerdi (organik dispepsilerin %77’si). Çalışmamızda fonksiyonel dispepsili hastalarda yapılan biyokimyasal araştırmalarda serum amilaz ve lipaz düzeyi de dahil hiçbir parametrenin kontrol grubundan farklı olmadığı bulundu.